TCMB Haziran 2021 ayına ait kısa vadeli dış borç istatistikleri gelişmelerini açıklamıştır. Bu aydan itibaren, Kısa Vadeli Dış Borç İstatistikleri;
- Ticari krediler altında yer alan "İthalat Borçları" verisinin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından doğrudan raporlama yöntemiyle derlenmesi,
- Uluslararası metodolojiye uyum çerçevesinde menkul kıymetlerin sahiplik tanımında yasal sahiplikten ekonomik sahiplik esasına geçilmesi,
- Yurt dışı yerleşiklerin mevduatlarında vade ayrımının yapılarak uzun vadeli mevduatların kısa vadeli dış borç kapsamından çıkarılması
nedenleriyle revize edilmiştir.
Buna göre;
- Haziran sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stoku, 2020 yıl sonuna göre % 6,5 oranında artışla 121,7 milyar ABD doları olarak gerçekleşmiştir. Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku % 1,3 oranında artarak 58,1 milyar ABD doları olurken, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku % 2,8 oranında artarak 36,5 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşmiştir.
- Diğer sektörler altında yer alan ithalat borçları, 2020 yıl sonuna göre % 3,8 oranında artarak 30,9 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşmiştir.
- Borçlu bazında incelendiğinde, tamamı kamu bankalarından oluşan kamu sektörünün kısa vadeli borcu 2020 yıl sonuna göre % 6,4 oranında artarak 24,8 milyar ABD doları olurken, özel sektörün kısa vadeli dış borcu % 0,4 oranında artarak 69,9 milyar ABD doları olmuştur.
- 2021 Haziran sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonu % 40,5’i ABD doları, % 25,9’u Euro, % 13,4’ü TL ve % 20,2’si diğer döviz cinslerinden oluşmuştur. (Önceki ayki kompozisyon ise şöyledir: % 45,3'ü ABD doları, % 27,3'ü Euro, % 12,2'si TL ve % 15,2'si diğer döviz cinsleri)
- 2021 Haziran sonu itibarıyla, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku, revizyon sonrasında 165,0 milyar ABD doları (Önceki ay: 189,4 Milyar ABD doları) düzeyinde gerçekleşmiştir. Söz konusu stokun 17,4 milyar ABD dolarlık kısmı, Türkiye’de yerleşik bankaların ve özel sektörün yurt dışı şubeleri ile iştiraklere olan borçlarından oluşmaktadır. Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu sektörünün % 23,0, Merkez Bankası’nın % 16,4, özel sektörün ise % 60,6 oranında paya sahip olduğu gözlenmektedir.