İSO ve IHS Markit tarafından yayımlanan Ağıustos 2022 ayı Türkiye PMI* (Satınalma Yöneticileri Endeksi) raporuna göre;
- PMI Endeksi geçen ay 46,9 değerindeyken bu ay 47,4 olarak ölçüldü. Faaliyet koşulları üst üste altıncı ay zayıflamış olmakla birlikte son anket verileri imalat sektöründeki bozulmanın hafif hız kestiğine işaret etti.
- Yeni siparişlerdeki düşüş Ağustos ayında hız kazandı ve Mayıs 2020’den bu yana en yüksek oranda gerçekleşti. Yeni ihracat siparişleri de yavaşlarken bazı katılımcılar Avrupa talebinde azalma olduğunu bildirdi.
- İstihdamın artmaya devam etmesi ve artış hızının son üç ayın en yüksek düzeyine çıkması, anketin görece pozitif gelişmesi oldu.
- Fiyat baskılarının müşteri talebi ve üretim hacimleri üzerindeki etkileri sürmekle beraber, enflasyonun üçüncü çeyrek ortalarında yavaşladığına ilişkin sinyaller devam etti. Ham madde, nakliye ve enerji maliyetlerindeki yüksek seyir, asgari ücretteki artış ve Türk lirasındaki değer kaybı gibi faktörler girdi maliyetleri ve satış fiyatlarındaki yükselişe katkı yaptı. Bununla birlikte, enflasyon oranları girdi fiyatlarında son 31 ayın, nihai ürün fiyatlarında ise son 18 ayın en ılımlı düzeylerine geriledi.
- Sektörde enflasyonist baskıların hafiflediğine ilişkin sinyaller dikkat çekti. Girdi maliyetleri Türk lirasındaki değer kaybına bağlı olarak keskin şekilde artmaya devam etse de bu artış Şubat 2021’den beri en ılımlı düzeyde gerçekleşti. Böylece nihai ürün fiyatları enflasyonu üst üste dördüncü ay geriledi ve yaklaşık bir buçuk yılın en düşük artışı kaydedildi.
- İmalatçılar Ağustos’ta girdi alımlarını azalttıklarını bildirdi. Satın alım yapan firmalar ise tedarikçilerin malzeme temininde yaşadıkları zorluklara bağlı olarak artan teslimat süreleriyle karşılaşmaya devam etti.
- Satışlarda görülen yavaşlama, nihai ürün stoklarındaki artış eğiliminin dört aya ulaşmasını sağladı. Stoklardaki artış, Eylül 2015’ten bu yana en yüksek hızda gerçekleşti.
Söz konusu raporu ekte paylaşıyoruz. Lütfen "Doküman"a tıklayınız.
(*) PMI’ların 50’den büyük olması önceki aya kıyasla bir iyileşmeye ya da artışa işaret ederken 50’den küçük rakamlar önceki aya göre kötüleşme ya da düşüş olarak değerlendirilmektedir. Endeksler, esas alınan ekonomi ya da sektörün faaliyet koşullarındaki değişimin nicel büyüklüğünü değil, yönünü göstermesi açısından bir eğilim göstergesi özelliği taşımaktadır.